YAZARLIK SERÜVENİ (Cahide GÜRKAPLAN)

Merhaba Cahide Hanım öncelikle röportaj teklifimizi kabul etmiş olduğunuz için teşekkürler. Dilerseniz ilk olarak okurlarımız için Cahide GÜRKAPLAN? Kimdir kısaca bahsedelim.

Merhaba. Ben Cahide GÜRKAPLAN, 25 Nisan 1995 Konya doğumluyum. Selçuk Üniversitesi Sosyoloji bölümü mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var. Manisa’da yaşıyorum. İlk kitabım “Âti’nin İnsanları” bu ay içerisinde çıktı. Çeşitli dergilerde, bloglarda ve haber sitelerinde içerik yazarlığı yapıyorum. Sanat kitaplarında yayınlanmış öykü, deneme ve şiirlerim bulunmakla beraber şu sıralar çocuk edebiyatı ile ilgileniyorum.

Ne kadar zamandır yazı yazıyorsunuz ve yazı yazmak sizin için ne ifade ediyor?

Yazmaya günlük tutarak başladım ve bu da sanırım 11 yaşlarımda idi. Hayal kurmayı ve yaşamadığım duygular üzerinde düşünmeyi, kalem oynatmayı seviyordum. En önemlisi de ‘yazmak’ çoğu insan gibi benim için de bir cerahat akıtma yöntemi oldu. Yazmak beni iyileştiriyor.

Sizce yazarlık doğuştan gelen bir yetenek midir yoksa kişinin kendisini geliştirmesiyle kazandığı bir özellik midir?

Yazar Gülayşe KOÇAK’ın dediği gibi “Yazarsan yazarsın, yazmazsan yazmayan.” Yetenekler yadsınamaz fakat ben daha ziyade çalışmaya, insanın kendini geliştirmesiyle başarının bir ilgisi olduğuna inanırım. Size ilham veren belirli yazarlar var mıdır? Spesifik olarak var diyemem çünkü birçok yazardan etkileniyorum. Zülfü LİVANELİ kalemime en yakın hissettiğim yazar diyebilirim.

Kitap yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve ne gibi süreçlerden geçtiniz?

İnternette ilk kurgumu yayınladıktan sonra çok güzel geri dönüşler aldım. Kitap yayınlama gibi bir düşünce başlarda yoktu. KPSS’ye hazırlandığım dönemde kendimi yeniden bir kısır döngüye soktuğumu ve mutsuzluktan sıyrılmak istediğimi fark ettim. Çalışmayı bıraktım ve sadece romanıma odaklandım. İnsanın ne yapmak istediğine karar vermesi büyük bir lüks. Sınava hazırlanır gibi bir maratonda koştum ve bu süreçte kendimi kitabımı elime alacağım günü hayal ederek motive ettim.

Sizin gibi yazı yazmakta olan ve yazar olmak isteyen kişilere ne ya da neler tavsiye edersiniz?

Yapabildiğiniz en iyi şey yazmak ise bu işin peşini bırakmayın. Her gün düzenli olarak Türkçe sözlük okuyun ve hayal etmekten asla vazgeçmeyin. Tanınmış yazarların her gün belirli bir disiplinde zamanlarını yazmaya ayırdıklarını görüyoruz. Başarı tesadüf değil mutlak suretle gayret ister.

Kimileri yazı yazmayı yalnızca bir kitap çıkartmak ve o kitap üzerinden para kazanmak olarak görüyor malum. Siz bu konuyla ilgili ne düşünüyorsunuz? Sizce yazı yazmak ve kitap hazırlamak yalnızca parasal anlamda mı yazarı tatmin etmekte yoksa para kazanmak bir noktada meselenin cilvesi mi?

Yazar, eserine başlamadan önce bir plan çıkarmalı ve o belirlediği metodolojide ilerlemeli. Bu anlamda ilk önce yazar ne amaçla yazdığına en baştan karar vermeli. Para sadece emeğin elle tutulur getirisidir fakat asıl; itibar, alanında otoriter olmak, trend belirlemek, ünlü olmak gibi yazarı tatmin edebilecek getirileri vardır. Neden yazmak istediği her yazara göre değişse bile genel olarak biz yazarlar, dünyayı değiştirme hayali ile yazarız.

Hayatın doğal akışı içerisinde sizi besleyen olay ya da durumlar var mıdır? Şayet varsa bunlar nelerdir?

Gündelik yaşamımda beni en çok etkileyen şeylerin başında oğlumla geçirdiğim park saatleri geliyor. Bir mahalle parkında pek çok hikâyeye şahit olabilirsiniz.

Sizce yazar olabilmek için çok kitap okumak olmazsa olmaz nitelikte midir?

“Olmazsa olmaz.” diye net bir cümle kuramıyorum. Çünkü, bir insanı yazmaya sadece okumak itmiyor. Onu besleyen tonlarca olaya, duyguya gün içinde maruz kalabiliyor ve gece masanın başına oturup saatlerce o duyguyu enine boyuna anlatabiliyor. Okumak elbette insanı geliştiren, kalemini kuvvetlendiren bir eylem fakat tek başına yeterli değil.

Son olarak toparlayacak olursak okurlarımız için neler söylemek istersiniz?

Sadece vazgeçmeyin. Hayallerinize sizden başka kimse sahip çıkmayacak. Yazmak istiyorsanız koyun bahanelerinizi bir kenara ve başlayın. Ne yapmak istiyorsanız yapabilirsiniz. Unutmayın bugün bir insan dünyayı değiştirebilir, bu imkânsız değildir.

Röportaj teklifimizi kabul etmiş olduğunuz için tekrar teşekkürler. Hayırlara vesile olmak niyet ve duasıyla.

Vesile Dergi Sayı 15

Temmuz 2022