Selamünaleyküm Gamze Gül Hanım öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkürler. Dilerseniz ilk olarak okurlarımız için Gamze Gül ATMACA kimdir ve şehidimizle yakınlık derecesi nedir kısaca bahsedelim.
Aleykümselam. Ben teşekkür ederim. Ben Gamze Gül ATMACA. Şanlıurfalıyım ve Şanlıurfa’da ikâmet ediyorum. Üniversiteye hazırlanmamın yanı sıra şehit ismi yaşatma ve yardımlaşma projeleri yapım ve yönetimindeyim. Şehidimiz Mehmet KIVIK’ın arkadaşıyım.
Bize biraz şehidimizden bahsedebilir misiniz? Nasıl bir yaşantısı vardı?
Mehmet her şeyden önce çok cana yakın ve fedakar biriydi. Her zaman çözüm odaklıydı ve olay ne kadar büyük olursa olsun sakin kalmayı becerebilirdi. Hiç bir zaman kin beslemezdi. Askerlerine ve insanlara karşı çok iyimser ve merhametliydi. En önemlisi de gerçek bir vatan sevdalısıydı. ‘Mavi Bere’ onun çocukluk hayaliydi. Gezmeyi, ailesiyle vakit geçirmeyi çok severdi. İzin günlerini hep ailesiyle birlikte geçirirdi.
Eğer zamanı geri sarabilseydiniz yine aynı mesleği seçmesini arzu eder miydiniz?
Aslında bu soruya iki cevabım var. Hem evet hem de hayır. Çünkü askerlik onun ruhunda vardı. Mehmet gerçek bir asker ve gerçek bir kahramandı. Şehit olması bize hem gurur hem de acı bıraktı. Ne kadar sızlansak da, ağlasak da biliyoruz ki en yüksek mertebede.
Şehidimizle ilgili unutamadığınız herhangi bir anınız var mı?
Şehidimizle ilgili hiçbir şeyi unutmam. En çok da şehit olacağını hissetiğini yazdığı mesajları.
Şehidimizin haberini nasıl aldınız? Almadan evvel hissettiniz mi?
Mehmet’in şehadet haberini şöyle aldım: Telefonumda karşıma son dakika haberi çıktı. “Kuzey Irak’da 2 asker şehit oldu.” diye. Şehitlerden sadece birinin ismi belliydi. Mehmet’e yazdım ama cevap vermedi. Operasyonda olduğu için cevap veremez diye düşündüm ama yine de yazdım. Cevap gelmeyince her yerde Mehmet’in ismini aradım. Daha sonra twitter’de “Diğer şehidimiz kim? İsim verin artık. Yeter!” diye bir twit atmıştım. Oradan bir yanıt geldi “Piyade Teğmen Mehmet KIVIK.” diye. İnanmadım ve herkese “Mehmet mi şehit oldu?” diye sordum ve her seferinde “Mehmet şehit oldu.” denildi. Üstünde “şehit” yazan resmine bakarak “Mehmet değil bu.” dediğimi hiç unutmam. Ben hiç inanamadım ve hala daha inanamıyorum.
Şehidimizin sivil hayattaki mizacı nasıldı?
Mehmet aşırı şen şakrak biri değildi. Genel olarak içine kapanıktı ve bir o kadar da şakacıydı. Küçüklükten bu yana çok sıkıntılar ve acılar çekti ama her zaman hayata dört elle sarıldı. Ne ise oydu, hiç bir zaman yalan konuşmazdı, insanlara yardım edince gözlerinin içi güler çakır çakır bakardı, hiç kolay kolay sinirlenmezdi, anneciğine çok takılır, şaka yapardı.
Şehidimizin şehadet mertebesi ile ilgili fikirleri neydi? Sizlere bahseder miydi?
Mehmet çok istedi şehadeti. Hele ki öz kadeşi gibi sevdiği askeri Şehit Abdurrahman TOPUKSUZ şehit olduktan sonra daha çok istedi. Her seferinde “Ben gideceğim.” dedi. Dediğini de yaptı.
Şehit olmadan evvelki son sohbetinizden bahsedebilir misiniz?
Son sobetimiz Mehmet şehit olmadan 2 gün önceydi. Harekata katıldığını söyledi. “Tayinciyim ama bu harekata katılmak istiyorum, askerlerimin başında olmak istiyorum.” dedi. Ben de “Allah yardımcınız olsun. Müsait oldukça yaz.” dedim. Birbirimizi Allah’a emanet edip sohbeti bitirdik. Arama durumları yoktu operasyondayken ama arada yazabiliyorlardı. Son görüşmemiz o oldu.
Şehidimizi rüyanızda gördünüz mü? Veya görüp sizlere bahsedenler oldu mu? Anlatabilir misiniz?
Evet ilk 24 Haziran’da gördüm. Gazi olup tekrar görevine dönmüştü. Döndükten sonra Irak’ın Kuzey’ine Nirvaseytü bölgesine gidiyordu ama tekti. Ben ve tanımdağım bir kaç kişi onu izliyorduk daha sonra Mehmet gerçekte nasıl şehit olduysa aynısını gördüm. Detaylarına giremeyecek kadar zor anlatılır. O yaşadığı anı görmek çok acı vericiydi. Gördüğüm diğer rüya ise şöyle: Ayşe annemlerin evine gidiyordum. Mehmet’in gazetede haberi çıkmıştı. Gazete fotoğrafında Mehmet gri renk bir kediyi kucaklamış ve gülümsüyordu fotoğrafın üstüne de “Kahraman asker bu defa bir kedinin canını kurtardı.” yazıyordu. Rüyasında gören başka insanlar da oldu. Bir arkadaşımız rüyasınada Mehmet’in bizlerden dua istediğini gördü. Mehmet’in silah arkadaşı Şehit Ahmet ASAN’ın kız arkadaşı da gördü Mehmet’i “Çok neşeli ve mutluydu.” diye anlattı.
Şehidimizin aziz hatırasına ithafen yazılmış olan “Omuzumda Tek Bir Yıldız Vardı Oysa Ben Tüm Gökyüzüydüm” adlı Samed POYRAZ’ın imzasını taşıyan eser hakkında bilgi verebilir misiniz?
Açıkçası kitabı ilk elime aldığımda zorlandım. Kitapta her gün konuştuğum adamın son dört yılı yazılmış. Son dört yıl… Ben şu an bile hâlâ inanamıyorum Mehmet’in gittiğine. Mehmet’in zorluklarla tamamladığı eğitimler, yaşadıkları, düşünceleri… O kitap gerçek Mehmet’i yazan bir kitap. İnsanlar şehitliğin ne demek olduğunu, Mehmet için neyi ifade ettiğini bilecekler. Şehidimizin silah arkadaşı Teğmen Samed POYRAZ kitabında Mehmet’in her anını, eğitimlerde yaptığı fedakarlıklardan arkadaşları ile verdiği zorlu mücadeleye kadar her şeyi ve gerçek komandonun ne demek olduğunu kaleme aldı. Hüznü ve neşeyi bir arada yaşatan kısımlar oldu, Mehmet’in fedakarlığı ve merhametinin yer aldığı kısımlar oldu ama bir yerden sonra bu duygular yerini sadece hüzün ve acıya bıraktı. Onu okumak bizler için büyük bir nimet ve gururdur. Mehmet’in tüm vatanseverlerin kalbinde yer almasını belki de bu kitap sağlayacak. Çünkü bu kitapta gerçek bir kahramanın hikayesi var. Gerçek bir kahramanın adını yaşatmak ise ilk olarak bu kitap ve bu kitabın geliri ile sağlanacak. Adına açacağımız kütüphaneler ve adına yapılacak olan bir çok projeye kapı aralayacağını düşünüyorum.
Şehidimizin kabri nerede bulunmaktadır ve seneidevriyesinde düzenli olarak yapmayı düşündüğünüz faliyet var mı?
Kabri İzmir’in Menderes İlçesinde Özdereye bağlı Ortaköy Mezarlığında bulunmaktadır. Daha 4 ay oldu bu sebeple şimdilik doğum gününde ve bayramlarda Kur’an-ı Kerim okuyor ve okutuyoruz.
Röportaj teklifimizi kabul etmiş olduğunuz için tekrar teşekkürler. Allah bu kutlu davada şehadetle şereflenen tüm şehitlerimizin şehadetlerini kabul eylesin. (Amin.)
RÖPORTAJ: Başak AZAKLI
Vesile Dergi Sayı 5
Eylül 2021