Kendine Güvenen İnsan

 

 

 

 

 

 

 

 

Kendine güvenen bir insan, dünyanın en büyük zorluklarıyla bile yüzleşebilir. Çünkü güven, insanın içsel dayanağıdır; bir tür zırh gibidir, onu dış dünyanın karmaşasından ve eleştirilerinden korur. İnsan, eğer yüreğinde bu sağlam zırha sahipse, hayatın her sınavında dimdik durabilir ve hesabını veremeyeceği hiçbir şeyin olmadığını bilir. Çünkü o, dürüstlük ve kendine sadakat ile yürür.

 

Ne var ki, vizyonu dar olan, kendine güvenmeyen insanlar, bu durumu anlamakta güçlük çekerler. Kendilerinde eksik olan güveni başkalarında da bulamayacaklarını düşünürler. Bu, yalnızca bir ön yargı değil, aynı zamanda büyük bir yanılgıdır. Çünkü herkesin kendi zayıflıklarına odaklandığı bir dünyada, diğer insanların gücünü fark etmek zordur. Ancak bu insanların içten içe kendi yanılgılarının farkında olduklarını söylemek mümkündür. Belki de bu farkındalık, onları hem kendilerinden hem de çevrelerinden uzaklaştırır.

 

Kendine güvenmek, yalnızca büyük bir erdem değil, aynı zamanda bir sorumluluktur. Çünkü güven, doğru kararlar almayı, hesap verebilir bir şekilde yaşamayı ve insanlara ilham olmayı gerektirir. Kendine güvenen bir insan, yalnızca kendi yolunu aydınlatmaz, aynı zamanda çevresindeki insanlara da yol gösterir.

 

Sonuç olarak, hayatta insanın en büyük gücü kendine olan inancıdır. Bu inancı kaybetmeyen bir insan, ne eleştirilere boyun eğer ne de kendi değerlerinden ödün verir. Çünkü gerçek güç, insanın yüreğinde saklıdır.

 

Hülya Yiğit