Sen zalim, sebebinden düştüğüm halim.
Ne büyük hataydı sana kanmak vebalim.
Sen aşkın ne sağında ne solunda salim.
Sanma ki vazgeçemem, ölüyorsun zevalim.
Sığın ardına kibrinden kaleler kur zemane,
Kaç, kaçamazsın, ahımdan ereceksin kemale.
Göreceksin, kanmanın bir gönülde bedelini,
Kader ummadığın pişmanlıkla tutacaktır ellerini.
Bileceksin yanmak nedir heba olmak bir hiçten,
Yaparak tertemiz hayallerin evlerini kerpiçten.
Susacaksın, çaresizlik kursağında çekiçten,
Kıracak gözyaşların gördüğün manaları.
Gireceksin içindeki muhatapsız zindana,
Kendinden geçsen de bendinden gideceksin.
Kime anlatsan derdini çare yok diyeceksin,
İçin yanarken ağlayan dualar edeceksin.
Korkacaksın, hem bilerek nedenini sormaya,
Yüzleşmeye, o sesler gelecek, göreceksin.
Tanıtacak kendini, seni sana, sonraya,
Yarınlara küsecek, güneşin, göreceksin.
Şerefim giden olmamak, gururum sen gibi.
Ettiğim dualardın, şimdi utanç sevgili.
Bir Rabbim bilir, nasıl saf yaşadığını sevgimin.
Hakkımı helâl etmem, gidişini şer bilip!
YAZAN: Oğuz KARABULUT
Vesile Dergi Sayı 14
Haziran 2022